13 Kasım 2008 Perşembe

Dersimiz: Arjantin'de Nasıl Küme Düşülmez?

Dünya kupalarında Arjantin benim de 2-3 takımımdan biridir. Ama yalan yok, Arjantin ligini pek sevmem. İşte SuperClassico ilgimi çeker, o kadar. 1 tane şarkısını bilip de "abi o grup çok iyi ya, en sevdiklerimden biri kesinlikle" demeyelim yani şimdi.

Öncelikle bu Apertura-Clasura olayı nedir?1991'de devreye girmiş bu sistem. Apertura-Açılış ligi Ağustos-Aralık arasında, Clasura-Kapanış ligi Şubat-Haziran arasında oynanıyor. Bu uygulama, Kuzey yarımküre spor sezonu içindir, he mi? Arjantin nerede? Ta, güneyde. Yani isimler mevsimsel olarak biraz ters olmuş. Ayrıca eskiden orada sezonlar tek bir yıl ile belirtilebilirken, yani bizim gibi 1975-1976 sezonu yerine 1975 sezonu yeterli olurken, böyle bir zorluğa sokmuşlar kendilerini.

Şimdi bu sene River çok kötü ya, herkes River 19. falan diyor(hatta 20.ymiş şuan) ama küme düştü düşecek koca River diyen duymadım. Sebebi belliymiş, ben cahilmişim.

Küme düşme son 3 sezonun ortalaması ile belirleniyormuş. (Meksika'da da böyleymiş)Her sezonun sonunda son 3 sezonun ortalaması puan tablosunda 19. ve 20. takımlar alt kümeye, aynı şekilde alt kümedeki son 3 sezonun, sezon başına toplanan puan ortalaması tablosunda ilk 2 takım bir üst kümeye çıkıyormuş. Aynı puan tablosunda 1. ligin 17. ve 18.si ile 2. ligin 3. ve 4.sü çift maç lig usulü turnuva yapıyorlar ve o 4 takımlık turnuvada ilk 2 ya çıkıyor ya yukarıda kalıyor, son 2 ya düşüyor ya da zaten aşağıda kalıyor. Off işte böyle.

Bu 3 sezonun ortalaması olayı ne alaka nerden çıkmış? İlk olarak güçlüyü koruyan bir sistem olduğu gözden kaçmıyor. Maraton uzadıkça güçlü gücünü gösterir, tesadüfi (koca bir sezonda tesadüfi olamaz ya neyse) başarısızlıklar eski başarılarla kotarılır.
Türkiye'deki kupa statüsüne isyan sebebimiz de budur. Daha dün İngiltere'de 2 tane büyük elendi Lig kupasıdan. Bu sene Euroleague'de Top 8 maçlarının 5 maç üzerinden(best of 5) yapılması kararının anlamsızlığını bu yüzden savunuyorum. Yani tabiki denk kuvvetlerin eşleşmesinde süper zevkli fazladan 2 maç izleme şansı doğuyor. Daha çok doyarız basketbola ama sürpriz şansı da azalıyor. Yani, Efes Panathinaikos ile eşleşti diyelim, saha avantajı kendinde olsa bile 3 kez yenmesi çok zor. Hele Euroleague sistemi iyice anlamsız oldu. Çünkü 5 maçlık seriden sonra hadi bakalım hoop Final Four tek maç.
Yine nerden nereye geldik. Hah bu 3 sezon ortalaması nerden çıkmış? Efendim Arjatin'de 1983 sezonu(bak ne güzel 1982-1983 falan değil) 19 takımlı ligde Racing 27 puanla sonuncu, River 29 puanla 18. bitiriyor ve hemen yukarıdaki kural devreye giriyor. River paçayı kurtarıyor.

Yani istikrara mükafat veren bir sistem tamam, ama heyecanı da öldürüyor kümülatif değerlendirmeler. Hani lig uzun maraton ya, bu işler daha da uzatıyor sanki ligi. Ne gerek var Halbusi?
Takır takır play-off, play-out oynanmaya başlasın ama artık dimi ya?
Bu arada son not: Arjantin'de Fortix Türkiye Kupası da yokmuş. "İstiklal" marşları da yoktur şimdi bunların.

1 yorum:

Adsız dedi ki...

whoah this blog is great i really like studying your posts.
Stay up the good work! You recognize, many people are hunting around for this information, you could help them greatly.


Also visit my blog post: paycheck cash advance
my page > read more here