9 Ocak 2009 Cuma

Rekabet

Livorno yukarılara tutunmuş diye biliyordum ama maşallah herkes tutunmuş. Çok uzun yoldan gelen -geçen senenin şanssızı- Albinoleffe 10. sırada(Tanıl Bora bahsetmişti biraz geçen hafta) diye üzülmeyeyim, Livorno lider diye sevindirik olmayayım. Sportiva Sassuolo da Albinoleffe gibi tarihi çok eski ama kısa zamanda yukarılara çıkan takımlardan. Kuzeyden 40bin kişilik sanayi kenti. Şunla şunun arasında şu kadar puan olayını girersem çıkamam gibi. Tavano'nun 10 golü var, Lucarelli Parma'yı da çıkaracak mı acaba? O da 9 olmuş(5 penaltı).

Sabih yılana girdi

Ergenekon 48. dalgada Sabih Kanadoğlu ... diye haberler var ama Umut Sarıkaya sayesinde ciddiyetle okuyamıyorum devamını. İnternette bulamadım, arşivden 27 şubat Uykusuz'unu çıkardım, cep telefonuyla çektim fotoğrafını, bu kadar kaliteli olabiliyor kusura bakmayın.

Karikatürü açıklayan anlamsız adam: Anayasa profesörü Sabih Kanadoğlu bile coştu. Ortamdan çok uzakta tek başına çok ciddi dans eden adam bir türlü çoşmadı. Bu nasıl bir ciddyet, bu nasıl dansı önemsemektir böyle. Sanki anayasa taslağı hazırlıyor pezevenk.
Aha Sabih yılana girdi.

Bu ne biçim transfer böyle?

Bursa yönetimi Beşiktaş ile anlaşınca Yusuf, Trabzon yerine bugün İstanbul yolcusu oluyor. Bursa yönetiminin dansözlüğü var biraz. Yusufun suçu yok. Gece Beşiktaş'la anlaşıldı denmiş, yarım saat sonra Trabzon kampında görülmüş. Sözlükte biri "sikerim böyle işi diyerek futbolu bırakmasından korktuğum futbolcu" demiş dün gece. Top bir oraya bir buraya gitmiş yani.

Ama bence neresinden bakarsan gereksiz transfer Beşiktaş için...Ya da şöyle diyim öncelikle, ilk 7-8 haftada 3 kuruşluk patlama yapmış, takımı da bir yere taşıyamamış, 33 yaşındaki 10 numaramı 5 defa satarım o teklife.(bir cümlede 6 tane sayı yazmışım, not alayım biryere)

Transfer komitesinin başına aklı selim biri gelmeyecek mi? Bu adamlar o kadar değişikki, Beşiktaş "Ferdinand ile anlaştık" haberini duyursa Anton gelecek akla. Bir türlü olmuyor tutturamıyorlar. Ayrıca şimdi aklıma geldi bu takımdan Ronaldo diye bir futbolcu geçti, şimdi de Cisse geçip gitmek üzere. İsme takılıp mı transfer yapıyorlar acaba? Bütün bunlar transferde Bursa'ya verilen Ayhan Tuna Üzümcü ismini görünce aklıma geldi. Tuna'nın kendisine sorsan bile ben yeteneksizim der. Bunu herkes bilir, e niye aldın, niye satıyorsun şimdi adamı? Beşiktaş NBA takımı heralde, ilerde takasta lazım olur diye almış olabilir mi?

Asıl mevzu, Aydın Karabulut'u da vermişler. Kiralık falan da yazmıyor hiçbir yerde. Hadi, Tuna takasta kullanılabilir bir oyuncu ama Aydın Bursa'da yıldızlaşmayacak mı? Çok izlemedim ama, hani bu adam süper yetenekti, öyle böyle değildi, Sarı Fırtına'ydı. Noldu? 33 yaşındaki Yusuf için 21 yaşındaki Aydın'dan mı vazgeçtiniz? Bu mu vizyonunuz? Ondan sonra yok efendim Beşiktaş'ın hakkı yeniyor, hem de 21 yıldır yeniyor, yedirtmem falan diye TV karşısında ağla. Oldu biz de yedik?

Üstüne bir de 600bin TL para almış, oohh. Trabzon'a atılan kazıktan bahsetmiyorum. Trabzon'a değil Trabzonlu'ya atsan böyle çalımı başın fena belaya girer. Kurumsallaşma böyle birşey heralde, biraz daha oturaklı davranıyorsun



Transferin içindeki 3 futbolcu da kulüpler için simge değil, Bjk-Bursa husumeti etkisiz kalacak yani. Yusuf 2. yarı mükemmel performans gösterip takımını da şampiyon yapar, bana gelip hani gereksizdi lan diye çıkışmayın, zora girince çok fena kaçarım. Beşiktaş -hayatta- şampiyon olamaz diyerek, ilk defa büyük konuşuyorum.

8 Ocak 2009 Perşembe

Ülkeden Ayrılma Nedenleri #8

Üstüste 2 tane oldu ama napayım?



Haberi ilk gördüğümde -kendi kendime- küfür ederek seviyemi kaybettim. Biraz(!) alkol aldım ve sakinleştim, buranın seviyesini bozmayacağım. İsim, etiket falan da vermiyorum ki olur da arama motorlarında çıkar falan. Zihniyetinizi, aklınızı, derneğinizi, toplanma amacınızı, köpeği alet ettiğiniz eylemi ...

O karede tesadüfen çıkan biri olmadığını düşünerek soruyorum? Fotoğraftaki 9 köpeği bulunuz?(müsadenizle ilkokula dönüyorum ve bunu eklemek zorundayım: Köpeklere hakaret, hem de nasıl)

4 Ocak 2009 Pazar

Ülkeden Ayrılma Nedenleri #7

Aslında başlık tam anlatmıyor düşüncelerimi. Bezmişlik ya da "yeter artık" değil bu sefer, bir isyan hatta nefret var içimde sanırsam. Aman tamam, sakin olalım, celallenmeyelim (patience, my young padawan) büyük ustanın sözlerine kulak verelim.
"fear might lead to anger, anger leads to hate, and hate leads to suffering"


7 üniversite öğrencisinin öldüğü haberini duyduğum anda ilk aklıma gelen şey -evde kızlı erkekli grup varsa- seviyesiz, şerefsiz kişilerin yine salyalar saçacağı, insan hayatına zerre değer vermeden köpekleşecekleri oldu. Neden aklıma gelen ilk şey başkalarının yapacaklarıydı, söyleyecekleriydi? Buna alıştırmışlardı bizi. 99 depreminde 30.000 can gitmiş, ordan lavuğun bir tanesi inanarak ya da inanmayarak "yok efendim işte şöyle yapıyorlarmış da ondan cezalandırılmışlar", Antalya'da sel olur yuvalar yıkılır diğer bir lavuk "yok yazın çıplak geziyorlar, kışın cezalarını buldular".

Konya'da dersane ruhsatıyla çalışan izinsiz Kuran kursu çöküp 17 genç ölünce neydi peki? İnsanın yüreği hiç mi sızlamaz? Yetkililerin suçu yok dava açmıyorum diyen adamı gösterirsin işte o zaman da. 7 gencin ölümünden sonra benim aklıma tabiki de yine "nasıl çamur atacaklar masum, üstüne mağdur hatta ölmüş insanların arkasından" düşüncesi gelir, böyle çıkan sesler kesilmediği sürece. Vakit,akit, makit ..gazeteleri zaten olağan şüpheli, hemen sürmanşetten yardırdılar akılları sıra, 7 gence. Gerçekten parmaklarıma yazık daha fazla yazmıyorum o zihniyet için.



Böyle kalır inşallah diyorduk, onlardan beklenen bu zaten diye. Sonra Veysel Karani Demir diye bir adam çıktı (bu isimde sanırsam Siirt'te bir türbe gibi birşey de var) resmen sazı eline aldı, steal the show diye birşey var, resmen ondan yaptı.

"O hadiseyi hiçbir insanın görmesini istemem. Gençlerin her birisi bir taraflara düşmüş; kimisi yerde, kimisi yüzükoyun. Kimisi belden üstü yarı çıplak..." Ne güzel girmişsin cümleye, dengin insanların açıklamalarına göre daha duygusal daha insani konuşuyorsun, son cümleyi niye söylüyorsun be adam? Öyle birşey varsa bile, neyi göstermeye çalışıyorsun? Ölen gençlerin yarı çıplak olduğuna dikkat çeken, sonra da cuma namazı için izin isteyen bir adam çıktı karşımıza. Sonra kıvırtmaya çalıştı. Haberin detayları şurda uzun uzun gerek yok.
Cumaya gitmesem gençler geri mi geleceklerdi diye soruyor beyefendi? Ne alakası var diye soruyor. Zihniyetinden, düşünme tarzından,duyarsızlığından, saygısızlığından rahatsız oluyor insanlar. Alakası bu işte be adam. İnsan sonuna kadar haklı olsa, zerre kadar kabahati bulunmasa, o gençlerin ailelerinin yaşadığa acıya saygı duyar, böyle konuşmaz.

Aynı yılbaşı gecesi İstanbul'da parkta içki içen gençleri önce satır sonra silahla yaraladı bir kişi. Adamın gözünde ölümle cezalandırılması gerekn suça gel: İçki içmek. O kişi 16 yaşında bir çocuğu öldürdü.

Şerefsiz israil bir haftadır havadan vuruyordu, dün karadan girmiş filistine. Dünyada bu cinayete en çok tepkili ülkeyiz belki de. İnsan olarak mazlumun yanında saf tutarız. Güçsüz ezilmesin isteriz, iyi güzel. Peki neden? Filistin müslüman diye mi sadece? Tepkimizin ne kadarı Filistinliler mazlum diye, ne kadarı sadece Müslüman diye, ne kadarı her ikisi diye?