3 Mayıs 2008 Cumartesi

Premier Lig: 37. Hafta Cumartesi







United rahat kazandı 10 kişiyle. Ronaldo Premier'de 30 toplamda 40 oldu. Chelsea'nin üstüne verdi stresi verdi sıkıntıyı. Aşağısı gittikçe karışıyor. Fulham en kritik maçta Birmingham'ı yendi son üçün üstüne attı kendisini, rakibini 19.luğa çekerek. Eylül 2006'dan beri ilk kez üstüste kazandılar. Wigan deplasmanda, Borough içerde kazandı(Tuncay 8 gol oldu) 1 sene daha kalmayı garantilediler. Reading Robbie Keane'e boyun eğdi 18. oldu. Performanslarına bakarsak Reading de Birmigham da intihar ediyorlar. Tabi Bolton ve Fulham da patlama yaptılar. Cruz 2 tane de Derby'e salladı ama Derby'lilerin keyifleri bir golle bile aşağıdaki gibi yerine gelebiliyor.

Genel bir not düşeyim: Premier'de eşit puanlı takımları önce genel averaj sonra attığı toplam gol ayırıyor. Bunlar da eşitse adamlar kasmıyor. Sıralama fark etmiyorsa bu takımlar sıralamayı paylaşıyorlar. Mesela Sunderland ve Borough 14.lüğü paylaşablirler. Şampiyonu, avrupa kupalarına gidecek takımları ve düşecek takımları belirlemede böyle bir durum varsa buyrun meydana diyorlar play-off oynatıyorlar.

Gelecek haftanın programını da şimdiden vereyim tam olsun.

Championship: 46. Hafta

Hafta sayısına 46 yazınca bile bir değişik oluyor insan.

Ben bu haftaları çok seviyorum, 24 takımdan 14'ünün bir hedefi var. W.B.A çıkmayı bizce garantilemişti(W.B.A Premier Lig'de) şimdi Stoke City var sırada. Leicester'dan 1 puan alsalar bile Premier'e direkt yükseliyorlar, hem de 23 sene sonra ilk defa en üst ligde mücadele edecekler. Ama Leicester da tarihinde ilk defa 3. seviyedeki lige düşme tehlikesiyle karşı karşıya.Southampton'ın üstünde kalmaya çalışacaklar.Hull ve Gençlerbirliğin'den devre arası giden Avustralyalı Nick Carle'nin takımı Bristol City'nin play-off'larda yeri garanti. Play-off yarı finalleri 10-14 Mayıs çift maç eliminasyon oynanacak ve şampiyon 24 Mayıs'ta belli Wembley'de belli olacak. Puan durumu aşağıda, alah her lige Play-off nasip etsin yarabbi, amin!

Son hafta programı da aşağıda. Bütün maçlar Pazar 16.00'da TSİ.

2 Mayıs 2008 Cuma

Duncan Ferguson

Dün Zenit Bayern'i ezmiş, Rangers penaltılarda Fiorentina'yı elemiş. İlk penaltıyı Ferguson kaçırmış diye okuyunca Barry'i attım aklımın uzaklarına Duncan geldi ilk olarak. Kısa da olsa Rangers kariyerinden dolayı olsa gerek. Hayal meyal hatırlıyorum sahanın köşesinde birine kafa atmıştı hakemler görmemişti de, sonradan hapse girmişti. Gelmiş geçmiş en güçlü oyuncuydu heralde. Youtube da ismini yazıp aratınca çıkan ilk video anlatıyor zaten olayı(Duncan Ferguson). Roque Junior'ı da aşağıdakihale getirmişti 33 yaşındayken. Hint fakiri gibi kalmış garibim.

Chelsea Finalde

Önceki gün Chelsea şeytanın bacağını kırdı. Benitez haketti bence elenmeyi. Koskoca Liverpool'sun bu kadar defansif oynanmaz. Kuyt ile Benayoun'nun yerlerini değiştirdi gol oldu olayına da ikna olmadım, olmam. Hele golü yedikten sonra Torres'i çıkartması. Drogba aldı götürdü takımını ne kadar kıl olsam da hakkını veririm yani. Bir klişe de benden Ballack şarap gibi. İlker Yasin denen kişiye tahammülüm şampiyonlar ligi finalini izleyemiyecek raddeye geldi, allahtan daha 3 hafta var belki biraz toparlanırım.

30 Nisan 2008 Çarşamba

Bir kez daha: Chelsea-Liverpool

03.05.2005

Liverpool 1 - 0 Chelsea (Luis Garcia)

25.04.2007

Chelsea 1 - 0 Liverpool (J. Cole)


01.05.2007

Liverpool 1 - 0 Chelsea (D. Agger)




01.05.2007

Aggregate: 1 - 1 Liverpool (Penaltılarda 4 - 1)

22.04.2008

Liverpool 1 - 1 Chelsea ( Kuyt, Riise(kk) )

Manchester United Finalde

Old Trafford'dan çıkan sesler şarkılar muhteşemdi, ah bi de o adam olmasa da sesi istediğimiz gibi açabilsek, çekinmeden, tereddüt etmeden.

Scholes kaleyi karşısına aldı diyorsa spiker ben korkarım arkadaş o ataktan. Zambrotta topu yuvarlamaması gereken adamın önüne yuvarladı. Gol olur dedim ama yerden olur diye düşündüm bir Scholes klasiği olarak. Ne kadar güzel bir adam bu. Valdez de şaşırmıştır bizim kadar izlemişse uzaktan gollerin hepsini yerden atan adamın 90'a vuracağı tuttu diye. Anında Erçin aradı zaten yerden atmadı sayılmaz falan dedi.

3-4 maçtır ya bu ji Sung Park da neden bu kadar ısrar ediyor diye, bu maç anladım, adam çok fazla koşuyor boş da koşmuyor sürekli rahatsız ediyor sürekli topa değiyor. Takdir etmek lazım. Tevez de çok koşuyor ve çok güçlü. Bir de bu adamın boynuna ne olmuş biri çıkıp açıklasa!


Barcelona topu Jordan'a verip ne yapacak diye bekleyen 88-89 Chicago'su gibi. Messi nasıl bu kadar kolay adam geçiyor nasıl bu kadar iyi top saklıyor anlamak mümkün değil. Genelde Messi, bazen de Deco sağ tarafta oynayınca garibim Zambrotta tek başına Ronaldo idi, Evra idi, Park idi kim geldiyse karşıladı, onur savaşı verir gibi. Maçın en iyilerindendi bence.

United savunmayı oturtmuş, güveniyor. 2. Essien vakası Hargreaves de sağ bek oluyor gözümüz aydın. Bu kadar çok koşan bir United 10 kişiyle sürekli toopun arkasında kalmayı bildi, Barcelona'nın çektiği şutlar, yaptıkları ortalar hep United'lıların bacaklarından, kıçlarından sekti. Al işte Klişe benzetme bal yapmayan arı gibiydiler. Barcelona varsın topa sahip olsundu, sorun değildi United için.

Merak ettiğim bir şey ise United bu kadar hırsı daha küçük takımlara karşı - Fenerbahçe olsun sözgelimi- gösterebilir miydi? yani istese gösterirdi de gerek görür müydü? Karşındaki rakibin isminin büyüklüğünden motivasyon sağlamak nasıl bir şeydir, bu psikoloji nasıl bir şeydir anlamış değilim. Bu psikolojik faktörler nasıl bu kadar sonuca etki ediyor bilmiyorum. Ev sahibi avantajı ne ya, orası da saha değil mi?

29 Nisan 2008 Salı

W.B.A Premier Lig'de


West Bromwich Albion Southampton ile 1-1 beabere kalarak Premier'e yükselmeyi garantiledi. Kevin Phillips bir kez daha takımını premier’e çıkartıyor. 35 yaşında 22 golle krallıkta ikinci. Albion taraftarlarının süper yedeği Chris Brunt bitime 6 dakika kala attı takımı yukarı taşıyan golü. Hull ile aralarındaki 3 puan ve 13 averajlık farkın kapanmayacağını düşünürsek. Türkiye olsa bu averaj olaylarında garantimiz olmaz, akla hemen Zalat gelir. Onlar kutlamışlar, iyi de etmişler. Son fotoğraf şampiyonluk kutlaması gibi değil de, daha başlamamış stadyum konseri gibi ama olsun

Rekortmen Derby

Yukarıdaki sevinci bu sezon koca 36 maçta sadece 19 kez yaşayabildiler. Ama bir kez daha 6 yemeyi ihmal etmediler. Bu sene çok alıştık artık buna. Adebayor iyi bir sezon geçiriyor tamam ama bunda Derby'nin payı büyük. Ligde attığı toplam 24 golün 6'sı Derby'ye, iki maçta da hat-trick yaptı. Championship'te başarı için Pul Jewell ile anlaştıktan sonra onun Bradford ve Wigan'da yardımcılığını yapan Chris Hutchings ile de anlaştılar. Planlar artık seneye yönelik. Aşağıda Premier lig tarihinin sonuncularının performasını gösteren bir tablo çıkarttım. Derby'nin bu performası unutulacak gibi değil. Boyalı olanlarda ligin en kötüsü. Son iki maçında Blackburn ve Reading'den 9 yerse toplamda, maç başına en çok gol yemede Swindon'u da geçecekler. Bu arada Pride Park'ta yine 33.000 kişi vardı ve çok keyifli gibiydiler maç boyunca bu tabloya rağmen. Alkışlar Derby taraftarına.

28 Nisan 2008 Pazartesi

Premier lig 36. Hafta

İngiltere çok zevkli oldu iyice. Chelsea lideri devirdi, puanları eşitledi, ama ikili averajda kötüler. Sakatlıktan dönen Vidic'in bu sefer de ağzı kırıldı. Fulham 2-0'dan geldi M.City deplasmanında, yukarıya doğru beklenmedik ve onurlu yürüyüşleri devam ediyor. Haftaya Birmingham ile oynayacaklar, yukarıdan Reading'i çekmeleri gerek biraz daha, beraberlikte ikisi de düşer, galip gelenin şansı az da olsa var. Reading son hafta Derby ile oynayacak çünkü. Al sana fikstrür avantajı. Sunderland M'Borough derbisi 0-0 beklenirken herkesi yatırdı. Bolton 1 puan daha aldı Londra'da ama son hafta Chelsea deplasmanı var. Birmingham'lılar ligin ilk yarısı sonunda Villa'yı geçer miyiz hesapları yapıyorlardı? Portsmouth'un aklı artık iyice Wembley'de. Santa Cruz 17 gol yaptı ligde. Çok iyi rakam, Tuncay da 7 oldu, o da iyi bence.

Frikik Savaşları

Yukarıdaki fotodan 10 dakika önce çocuk gibi frikiki kim atacak diye kavga ettiler, küstüler. Daha önce nispeten küçük çaplısını Hargreaves, Ronaldo yapmıştı.Ballack penaltıyı gol yapınca can ciğer oldular. Gerçi fotoya bakınca Ballack Drogba'nın boynuna biraz fazla asılmış gibi. Gol yapamasaydı penaltıyı iyice şenlik alanı olurdu heralde Stamford Bridge.