12 Ağustos 2009 Çarşamba

12 Ağustos 2009 Kendi Blogumdan Tiksinmem

Uzun zamandır blog takip ediyorum ama kendiminkine bakmıyormuşum? baktım, bir tiksindim bir gereksiz buldumkine sormayın. Son posttan beri 13 gün geçmiş hiç yazasım yok artık heralde. Şu an da dersi bırakmaya karar verirsiniz ama son birkez gidersiniz ya, vicdanı rahatlatmak için o derse gidiyorum gibime geliyor. Bak işte denedim yeter artık sıkıldım diyebilmek içinmiş gibi. Gerçi sezon başlıyor hiç belli olmaz, büyük laf etmekten çekindiğim kadar hiçbirşeyden çekinmem valla.

Dos Santos ve Elano
ile roportaj yapmışlar. İstanbul'un iki ayrı yakasında ezeli rakipler ama Seleçao için büyük gururla birlikteler falan filan...Olay Tallinn'de Radisson Otelin 24. katında gerçeklemiş. Al sana gereksiz bilgi.


Uche hala oynuyormuş. Ülkesinin Bayelsa United F.C. takımında. 1967 doğumlu bu arkadaş, helal olsun.

Şu olayı atlamışım. Kırıklı falan değil amma çok değişik bir sakatlık. Pıçahlasan bu kadar açılmaz yuh. Bild'de gezinirken gördüydüm, zamanında Borges değinmiş olaya zaten. Hatta olayın videosu da var orda.

Blog aleminde insanlar ne iş yapıyor merak ediyorum. Değişik bağlantıları var
. Yerlisi yabancısı her türlü gazeteden hariç şu transfer haberi dolaşıyor diyorlar. Ya yönetimde olman ya da kulüp binasında çaycı falan olman gerek. Bence bu tarz yazarlar bu bağlantılarını açıklasınlar. Hadi Mesela Tuncay nolacak var mı bağlantılı bilgi? Yoksa Villa'nın Jenas ve Bentley'e yönelip Tuncay'dan vazgeçtiği doğru mu? Haldun Üstünel'in blogu olsa ya. Hiç kasmasak...

Tuncay deyince aklıma geldi Tuncayınyeri'ndeki koleksiyon çok güzel mesela.

Gerçekten merak ettiğim bir soru soruyorum. Necati Ateş GS'de 3. forvet olamayacak kapasitede mi? Hatta formda olduğu zaman a
ğır Nonda yerine Baros'un yerini rahatlıkla dolduramaz mı? Necati GS'ye ne yaptı da bu derece aforoz edildi? Aklının ucundan geçmiyor ne yönetimin ne teknik heyetin.


Şu aralar bir ihtimal izin alabileceğim zamanlar geldi. Fakat yukarıdaki masayı ana-baba evinde kurmak ana-babaya ayıp, dışarıda istemek tatil yeri olmasına rağmen küçük yerde çok hoş karşılanacak birşey değil. Biri bir laf söyler keyfim kaçar. En turistik yere gidip tatil boyunca yorulmaya hiç niyetim yok. Bakalım napacaz.

Ayrıyeten bu malum sigara yasağı sonucunda ofiste sigara içilmiyor ya artık, 6 kat inip, kurumun önünde Ankara'nın en boktan yerlerinin birinde sigara içiyoruz. Bu sefer "Ramazan'da sokakta sigara içiyor, Saygısız"a çıkacak adımız. Bir taraf yasak bir taraf Dayak. Bilemedim valla ben.

İstediğin kadar sen ilgilenme bu Ramazan denen şey hayatını etkiliyor.



Şimdi sigara yasağında gelmiş olduk. Ağzımı açıyorum sonunda. Hele bugün sigara fiyatlarının ortalama 10 liraya çekileceği gibi bir haber okudum nerde hatırlamıyom tıklamadım bile üstüne. Geçen haftalarda Barış Uygur yazmıştı heralde. Barlara-cafelere, sigara içiliyo diye gidememekten şikayet eden insanlar grubu yasak yürürlüğe girince artık gidebilecekleri için sigara içilmediği için gitmeyen insanların boşluğunu doldurabileceklerinden bahsediyorlardı. O grubu lütfen piste alalım falan diyordu Barış Uygur. O arkadaşlar verdikleri sözleri tam olarak tutamıyorlar heraldeki esnaf kan ağlıyor. Ankara Sakarya'da her tükanın camında belli ki protesto amaçlı "Sigara yasağı nedeniyle SATILIK cafe-bar" ilanları görülmeye başlandı.

1 yorum:

Okechukwu dedi ki...

selam,
benim nickten vede yazdıgım blogtan anlaşılacağı üzerine uche ile gönül bağımız oldukça ciddi.
wikipedia bilgisidir bu bayelsa united hikayesi ve yalandır. uche kardeşiyle beraber bir menajerlik şirketi kurmu ve fifa lisanslı futbolcu simsarlığı yapmakta şu günlerde...