Fabregas müthiş oynadı. Bu yaşta bu kadar tecrübeli olması gerçek bir lidere dönüştürdü onu. 21 yaşında ve Arsenal formasıyla 150 civarı maça çıkmış bir adamdan bahsediyoruz. Arsenal'in bayrak adamı olabilir, bunun için Londra'da kalması ve bunu istemesi yeterli.
Clichy süper oynadı ve Ronaldo'ya dar etti sahayı. Maçın genelinde ipler Arsenal'deydi ve bunu Adebayor ve Van Persie'siz onların yerine Bendtner ve Diaby ile yaptılar. Ama Arsenal'in her atağına karşılık veren bir Manu vardı. Ortasahalar çok hızlı geçildi, sırayla hücum yapıldı, basket maçı gibi.
Nasri'ye yeni Zidane falan deniyordu ama Arsenal'de bu rolünde ve bu performasnla devam ederse yeni Robert Pires olacak gibi. İlk golünde Gary Neville'a çarpan top ağlara gitti, ama böyle çarparak giren bir golün ismi kime yazılmalı, kim haketti diye sorsalar Nasri derdi heralde çoğu kişi. 2. gol ise gerçek bir Arsenal klasiği: 16 pastan sonra geliyor Nasri'nin golü.
Arsenal, son dakikalarda 2-0 girdi ama herkesin aklında 4-4'lük Tottenham maçı vardı ve bu sefer Manchester'in 18'lik Brezilyalı sağbeki sol voleyle uzak köşeye güzel bir gol attı ve artık 6 dakikalık uzatmayı Arsenal taraftarları yürekleri ağızlarında izleyeceklerdi. Manchester pozisyon bulamadı bu sürede ve Arsenal birkaç kontraatağı değerlendiremedi.